Diyarbakır, Türkiye’nin güneydoğusunda bulunan tarihi ve kültürel bir şehirdir. Bu yazıda, Diyarbakır’da gezilecek yerlerden bazılarını anlatacağız. Sizin de yolunuz Diyarbakır’a düştü ve Diyarbakır gezi rehberine ihtiyaç duyuyorsanız bu yazı tam size göre, haydi başlayalım.
Ulu Camii
Diyarbakır Ulu Camii, Diyarbakır şehir merkezinde yer alan tarihi bir camidir. Cami, Anadolu Selçuklu döneminde inşa edilmiş olup, Doğu Anadolu Bölgesi’nin en eski camilerinden biri olarak kabul edilir. Diyarbakır Ulu Camii’nin yapımına 1091 yılında başlanmış ve 1092 yılında tamamlanmıştır.
Diyarbakır Ulu Camii, yaklaşık 5.000 kişi kapasiteli olup, hala aktif olarak ibadet amaçlı kullanılmaktadır. Caminin yanında bir minare de bulunmaktadır. 33 metre yüksekliğindeki minare, Selçuklu mimarisini yansıtan özelliklere sahiptir. Diyarbakır Ulu Camii, tarihi ve sanatsal değeriyle birlikte kültürel mirasımızın bir parçasıdır.
1988 yılında UNESCO Dünya Miras Listesi’ne dahil edilmiştir ve ziyaretçiler tarafından ilgi görmektedir.
On Gözlü Köprü
On gözlü köprü, Diyarbakır Kalesi içerisinde yer almaktadır. Köprü, Fırat Nehri üzerinde bulunur ve 11. yüzyılda inşa edilmiştir.
On gözlü köprü, 354 metre uzunluğunda ve 6 metre genişliğindedir. Selçuklu dönemine ait bir yapı olan köprü, tarihi ve mimari açıdan oldukça değerlidir. İnşa edildiği dönemde önemli bir ticaret yolunun üzerinde yer aldığı için geçmişte büyük bir işlevi bulunmaktaydı.
Köprünün adı, üzerindeki on adet kemerden dolayı verilmiştir. Köprünün yapımında kullanılan kesme taşlar ve süslemeler, dönemin estetik anlayışını yansıtmaktadır. Bu nedenle, köprü hem tarihi hem de sanatsal açıdan büyük bir öneme sahiptir.
On gözlü köprü, Diyarbakır şehrinin sembol yapılarından biridir ve turistlerin ilgisini çeken önemli bir cazibe merkezidir. Tarihi ve kültürel mirasımızın bir parçası olan köprü, açık hava sergileri ve festivallere de ev sahipliği yapmaktadır.
Hz. Süleyman Camii
Diyarbakır’da bulunan Hz. Süleyman Camii, Türkiye’nin en eski camilerinden biridir. Cami, 1170 yılında Artuklu hükümdarı Nurettin Mahmut tarafından yaptırılmıştır. Mimarî açıdan özgün bir yapıya sahip olan cami, Artuklu ve Eyyubi dönemi mimarisini yansıtmaktadır. Kubbe ve minare şeklindeki yapılarıyla dikkat çeken cami, taş işçiliği ve süslemeleriyle sanatsal bir değere sahiptir. Hz. Süleyman’a ithaf edilen cami, zaman içinde onarımlar ve eklemelerle bugünkü halini almıştır. Diyarbakır’ın önemli turistik ve tarihi mekanlarından biri olan Hz. Süleyman Camii, ziyaretçilerinin ilgisini çekmektedir.
Hasanpaşa Hanı
Hasanpaşa Hanı, Osmanlı döneminde inşa edilmiş tarihi bir han olarak bilinir. Han, 16. yüzyılda inşa edilmiş olup, 45 odalı bir yapıdır. Dönemin ticaret yolları üzerinde bulunması nedeniyle, kervansaray olarak hizmet vermiştir. Taş ve tuğla malzeme ile inşa edilen han, tipik Osmanlı mimarisini yansıtmaktadır. Hasanpaşa Hanı, restore edilerek turizme açılmıştır ve ziyaretçilerine geçmişe dair bir atmosfer sunmaktadır.
Cahit Sıtkı Tarancı Evi Müzesi
Diyarbakır Cahit Sıtkı Tarancı Evi Müzesi, Türk şair ve yazar Cahit Sıtkı Tarancı’nın doğduğu ve çocukluk yıllarını geçirdiği ev olarak bilinir. Osmanlı döneminde yapılan müze, restore edilerek ziyaretçilere açılmıştır. Müze, Diyarbakır’ın Sur ilçesinde yer almaktadır ve gezip görülebilir. Evin içinde, Tarancı’nın kişisel eşyaları, fotoğrafları, el yazmaları ve yazarlık dönemine ait eserleri sergilenmektedir. Cahit Sıtkı Tarancı, Türk edebiyatının önemli isimlerinden biri olarak kabul edilir. Şiirleriyle tanınan Tarancı, “Otuz Beş Yaş” ve “İstanbul’u Dinliyorum” gibi ünlü eserlere imza atmıştır. Müze, sanatseverlerin ve edebiyat severlerin ilgisini çekmektedir.
Sülüklü Han
Diyarbakır Sülüklü Han, Diyarbakır ilinin merkezinde bulunan tarihi bir han olarak bilinir. 16. yüzyılda inşa edilen han, Osmanlı dönemi mimarisi özelliklerine sahiptir. Adını, bir dönem hanın etrafında bulunan sülük satıcılarından almaktadır. Günümüzde turistik bir mekan olan Sülüklü Han, restore edilerek cafe, restoran ve sanat atölyeleri gibi işletmelere ev sahipliği yapmaktadır. Orta avlusu ve çeşitli dükkanlarıyla ziyaretçilere farklı bir atmosfer sunan Diyarbakır Sülüklü Han, tarih ve kültür meraklıları için ilgi çekici bir durak olarak dikkat çeker. Bir kadeh sıcak şarap ile birlikte Diyarbakır peynirini de denemenizi tavsiye ederiz.
Dört Ayaklı Minare
Dört Ayaklı Minare, kentin önemli simgelerinden biridir. 16. yüzyılda inşa edilmiş olan minare, tarihi Ulu Camii’nin bir parçasıdır. Minarenin dört ayağı bulunmasının sebebi, depremlere dayanıklı olması ve binaya destek sağlamasıdır. Ayrıca Osmanlı mimarisinin etkileyici örneklerinden biri olarak kabul edilmektedir. Dört Ayaklı Minare, Diyarbakır’ın tarih ve kültür turizmi açısından önemli bir cazibe merkezidir.
Hevsel Bahçeleri
Hevsel Bahçeleri, Türkiye’nin Diyarbakır ilinde yer alan ve tarihi ve kültürel değerlere sahip olan bir bölgedir. Dicle Nehri’nin kenarında bulunan bu bahçeler, yaklaşık olarak 8500 dönümlük bir alanı kaplar. Hevsel adı, Arapça’da “akarsu kıyısındaki bahçe” anlamına gelir.
Diyarbakır Hevsel Bahçeleri, zengin ve verimli toprakları ile bilinir. Bu topraklar, binlerce yıldır tarım faaliyetleri için kullanılmaktadır. Bahçeler, özellikle meyve ağaçları ve sebzeler yetiştirme alanı olarak kullanılmaktadır.
Aynı zamanda, Hevsel Bahçeleri tarih boyunca önemli bir su kaynağı olmuştur. Bahçelerdeki sulama sistemi, antik dönemlerde inşa edilmiş ve halen kullanılmaktadır. Bu sistem, suyun tarım alanlarına eşit olarak dağılmasını sağlar.
Surp Giragos Ermeni Kilisesi
Surp Giragos Ermeni Kilisesi, tarihi bir Ermeni Apostolik kilisesidir. Kilise, Sur ilçesindeki çarşı bölgesinde yer alır ve 17. yüzyılda inşa edilmiştir.
Surp Giragos Kilisesi, Diyarbakır’ın en büyük Ermeni kilisesi olarak bilinir ve 1915 Ermeni Soykırımı’ndan dolayı uzun bir süre terk edilmiştir. 2001 yılında ise restore edilerek yeniden ibadete açılmıştır. Kilise, Ermeni cemaatinin önemli bir sembolüdür ve Türkiye’deki Ermeni diasporasının bir parçası olarak hizmet vermektedir.
Surp Giragos Kilisesi mimari olarak dikkat çekici bir yapıya sahiptir. Ana giriş kapısı üzerinde yer alan kabartmalar, dini motiflerle süslenmiş iç mekan ve geniş bir avlusu bulunur. Kilisenin tarihi ve kültürel önemi, turistler ve ziyaretçiler tarafından da ilgi görmektedir.
Surp Giragos Kilisesi, Diyarbakır’daki Ermeni azınlığının inanç merkezi olmasının yanı sıra kültürel etkinliklerin düzenlendiği bir mekandır. Çeşitli dini törenler, konserler ve sergiler bu kilise çevresinde gerçekleştirilir. Aynı zamanda kilise, tarih ve kültür turizmi açısından bölgeye zenginlik katan bir yapıdır.
Meryem Ana Kilisesi
Meryem Ana Kilisesi, Ermeni Apostolik Kilisesi’ne bağlı olarak hizmet vermektedir. Kilise, M.Ö. 4. yüzyılda inşa edilmiş olup çeşitli onarımlar ve eklemelerle günümüzdeki halini almıştır. Kilisenin en dikkat çekici özelliklerinden biri, içerisinde yer alan ve Luvara adı verilen mermer oymalar ve süslemelerdir. Meryem Ana Kilisesi, Diyarbakır’ın tarihi ve kültürel mirasının önemli bir parçasıdır.
Gazi Köşkü
Gazi köşkü 16. yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu döneminde inşa edilmiştir. Konumuyla tarihi öneme sahip olan Gazi köşkü, tarihi Sur içi bölgesinde yer almaktadır. Yapı, iki katlı ve kare planlı bir tasarıma sahiptir. Köşk, yüksek bir kaide üzerine oturmaktadır.
Geleneksel Osmanlı mimarisinin etkilerini taşıyan Diyarbakır Gaziköşkü, taş yapı malzemesiyle inşa edilmiştir. Özellikle çatı bölümü ahşap yapı elemanları ile süslenmiştir. Bu yapı elemanları, kesme taş işçiliği ve süslemelerle detaylandırılmıştır. İç mekanlarda ise dönemin özgün süslemeleri ve motifleri görülebilir.
Gazi köşkü, 1989 yılında restore edilmiş ve Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından koruma altına alınmıştır.